13. Bölüm:
Kuran'da Mehdiyeti Anlatan Ayetler ve İlgili Hadisler
Peygamberimiz (sav), Nur Suresi'nin 55. Ayetinin Hz. Mehdi (as)’ın Vesilesiyle İslam Ahlakının Dünya Hakimiyetine İşaret Ettiğini Bildirmiştir
Allah, içinizden iman edenlere ve salih amellerde bulunanlara va'detmiştir: Hiç şüphesiz onlardan öncekileri nasıl 'güç ve iktidar sahibi' kıldıysa, onları da yeryüzünde 'güç ve iktidar sahibi' kılacak, kendileri için seçip beğendiği dinlerini kendilerine yerleşik kılıp sağlamlaştıracak ve onları korkularından sonra güvenliğe çevirecektir. Onlar, yalnızca Bana ibadet ederler ve Bana hiç bir şeyi ortak koşmazlar. Kim bundan sonra inkar ederse, işte onlar fasıktır. (Nur Suresi, 55)
Ali bin Hasan kanalıyla Ayyasi tarafından rivayet edildi: Onun yanında bu ayet-ı kerime okundu: Onlar Allah'a yemin olsun ki bizim ehli beyt'in sevenlerindendir. ALLAH BİZDEN BİR ŞAHSIN MEHDİ'NİN ELİYLE ONLARA (BUNU) YAPTIRIR. O ŞAHIS İSE BU ÜMMETİN MEHDİSİ'DİR.(Mecmau'l beyan fi tefsiri'l-Kuran Ebu Ali Eminuddin Fazl, Hasan b. Fazl Tabersi 1986, cilt 4, s. 832)
1. Allah içinizden iman edenlere ve salih amelde bulunanlara vaadetmiştir...
Nur Suresi 55. ayette geçen bu ifadeyle Allah samimi olarak iman eden Müslümanlara, henüz ulaşmamış ancak mutlaka ulaşacak olan bir vaadini bildirmektedir. Bu vaad İslam ahlakının dünya hakimiyetidir.
2. ..."Hiç şüphesiz onlardan öncekileri nasıl 'güç ve iktidar sahibi' kıldıysa...
Allah insanlık tarihi boyunca Hz. Süleyman (as) ve Zülkarneyn (as) vesilesiyle din ahlakını iki kere dünya üzerinde hakim etmiştir. Allah hem Hz. Süleyman (as)’a hem de Zülkarneyn (as)’a büyük bir güç ve iktidar vermiştir. Kuran'ı Kerim'de Hz. Süleyman (as)'ın emrinde cinler bulunduğu ve onun hizmetinde çalıştıkları, ayrıca rüzgarı ve bakır madenini de Allah'ın Süleyman (as)'ın emrine verdiği bildirilmektedir. (Sebe Suresi, 12) Ayrıca Allah Hz. Süleyman (as)’a çeşitli başka ilimler de lütfetmiştir. O, Allah'ın dilemesiyle şeytanlara da hükmetmiş, kuşlarla konuşmuş, karıncaların kendi aralarındaki konuşmalarını duyabilmiştir. Bunların her biri Hz. Süleyman'a Allah'ın nasip ettiği özel ilimlerdir. Aynı şekilde Peygamberimiz (sav) Hz. Mehdi (as) döneminde de yeraltı zenginliklerini onun hizmetine vereceğini ve döneminde altınçağın yaşanacağını bildirmiştir:
Mehdi benim evlatlarımdandır... Yeraltındaki hazineleri çıkaracak ve şirk beldelerini fethedecektir. (Beklenen Mehdi'nin Alametleri, Ahmet İbn-ı Hacer-ı Mekki(Heytemi), s. 25)
… Yeryüzü içindeki hazineleri dışarıya fırlatacaktır.(El-Kavlu'l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, s. 45)
3.... onları da yeryüzünde 'güç ve iktidar sahibi' kılacak, ...
Ayette geçen bu ifadeyle Allah, Hz. Süleyman (as) ve Hz. Zülkarneyn (as)'ın söz konusu hakimiyetlerinin ardından gelecek başka bir hakimiyet dönemi olacağını haber vermektedir. Ancak Hz. Mehdi (as)'ın zuhur vakti olan Hicri 1400'e kadar dünya tarihinde bu şekilde bir dünya hakimiyeti hiçbir şekilde olmamıştır. Müslümanlar tam anlamıyla dünya çapında "güç ve iktidar sahibi" olamamışlardır. İslam ahlakı tüm insanlar tarafından benimsenmemiştir. Ancak Peygamberimiz (sav)’in ahir zaman ve Hz. Mehdi (as) ile ilgili olarak bildirdiği hadislerinde Hz. Mehdi (as) döneminde böyle dünya çapında bir hakimiyetin olacağı, Hz. Mehdi (as) vesilesiyle birçok Musevinin İslam dinine gireceği, Hz. İsa (as)'ın nüzulü ile de Hıristiyanların İslam dinini kabul edecekleri bildirilmektedir.
Ona Mehdi denilmesinin sebebi şudur. O, Yahudilerin hac yaptığı Şam dağlarından bir dağın içindeki Tevrat'a dair kitapları çıkarır ve Yahudilerden bir cemaat onun elinde Müslüman olur.(Celaleddin Suyuti'nin Tasnifinden Hadisler, Ahir Zaman Mehdisi'nin Alametleri, s.77)
Naim, Selman b. İsa'dan tahric etti, o dedi: Duyduğuma göre, Mehdi'nin elinde (zamanında) sekine bulunan tabut Taberiye gölünden çıkarılır ve Beyt-ül Makdis'de onun önüne getirilir. Museviler bunu görünce, pek azı hariç, çoğu Müslüman olurlar.(Kitabül Burhan fi Alametil Mehdiyyil Muntazar), s. 23, Tercüme: Müşerref Gözcü - Kahraman Neşriyat)
4.... kendileri için seçip beğendiği dinlerini kendilerine yerleşik kılıp sağlamlaştıracak...
Allah Müslümanlara Nur Suresi 55. ayetinde, söz konusu dünya hakimiyetinin ileride olacağını gelecek zamandan bahsederek bildirmektedir. Rabbimiz ayetteki "dinlerini kendilerine yerleşik kılıp sağlamlaştıracak..." ifadesiyle İslam ahlakının tüm dünyada hakim olacağını, yerleşik bir hale geleceğini ve güçleneceğini bildirmiştir. Bu şekilde kesin ve net bir yerleşik kılınma ve sağlamlaşma hali Hz. Süleyman (as) ve Zülkarneyn (as) dönemlerinden sonra hak dinlerin hiçbirinde Hicri 1400 yılına kadar yaşanmamıştır. Peygamberimiz (sav) ise bu hakimiyetin ahir zamanın Büyük Mehdisi zamanında gerçekleşeceğini net bir şekilde bildirmiştir. Hicri 1400'e girilmesiyle birlikte itibariyle Peygamberimiz (sav)’in bildirdiği alametlerin art arda meydana gelmeye başlaması da Hz. Mehdi (as)'ın zuhur ettiğinin ve İslam ahlakının dünya hakimiyetinin yaklaştığının alametleridir.
5.... ve onları korkularından sonra güvenliğe çevirecektir..."
Nur Suresi 55. ayetin son kısmında ise yine ahir zamana işaret edilmektedir. Bu son dönemde İslam ahlakının hakimiyetinden önce Müslümanların fitneler, kargaşa, zulüm nedeniyle zorluk içinde korku dolu bir dönem yaşayacakları bildirilmiştir. Gerçekten de 20. ve 21. yüzyıllar dünya tarihinin en çok kan dökülen, din savaşlarına sahne olan, iman edenlerin çok ciddi zorluklar yaşadıkları, imanlarını sakladıkları, ibadetlerini gizli yapmak durumunda kaldıkları yüzyıllar olmuştur.
6.... Onlar, yalnızca Bana ibadet ederler ve Bana hiç bir şeyi ortak koşmazlar...
Ancak Allah iman edenlere bu hakimiyet için tek bir şart koşmuştur. Bu şart, tüm inananların şirkten tam arınarak Allah'ı birlemeleridir. Bu görevi ise ahir zamanda Hz. Mehdi (as) yerine getirecektir. Allah onu vesile ederek İslam dinini bidatlerden arındıracaktır. Hz. Mehdi (as) tüm mezhepleri kaldırıp aynı Peygamberimiz (sav)’in zamanında olduğu gibi İslam ahlakının halis ve hakiki haliyle yaşanmasını sağlayacaktır.1 Aynı şekilde ahir zamanda nüzul edecek olan Hz. İsa (as) vesilesiyle Hıristiyanlar İslam dinini kabul edip Müslüman olacaklar ve teslis inancı ortadan kalkacaktır.2 Musevilerin çok büyük bir kısmı ise Hz. Mehdi (as) vesilesiyle müslüman olacaklardır.3
Bu detaylar İslami kaynaklarda şöyle yeralır:
1. Hz. Mehdi (as), dini, Peygamberin (sav) zamanında olduğu gibi aynen tatbik edecek. Yeryüzünden mezhepleri kaldıracak. Halis ve hakiki dinden başka hiç bir mezhep kalmayacak.
Onun düşmanları içtihad alimlerinin taklid edenleri olacak. Çünkü onlar Mehdi'nin mezhep imamlarının tersine hükmettiğini gördüklerinde bundan hoşlanmayacaklar, fakat karşı da gelemeyecekler... Onun açık düşmanları fukaha (fıkıh alimleri) olacak. Çünkü halk arasında bir imtiyazları kalmayacak. Hatta ahkam hususunda ilimleri de azalacak. Bu imamın gelişiyle alimlerin hükümlerdeki anlaşmazlıkları da giderilecek. Şayet elinde kılınç (ilim) olmasaydı onun ölümüne fetva verirlerdi.(Kıyamet Alametleri, 186-187)
Hz. Peygamber (sav) en başta İslam'ı nasıl ayakta tuttuysa, Mehdi de en sonunda aynı şekilde İslam'ı ayakta tutacaktır. (El-Kavlu'l Muhtasar Fi Alamatil Mehdiyy-il Muntazar, 27)
Mehdi kaldırmadık bidat bırakmayacaktır. Ahir zamanda aynı Peygamber (sav) gibi dinin icaplarını yerine getirecektir.(Kıyamet Alametleri 163)
2.
İşte böyle bir sırada, o cereyan pek kuvvetli göründüğü bir zamanda, Hazret-ı İsa Aleyhisselam'ın şahsiyet-ı maneviyesinden ibaret olan hakiki İsevilik dini zuhur edecek (ortaya çıkacak), yani rahmet-ı İlahiyenin semasından nüzul edecek; hal-ı hazır Hıristiyanlık dini o hakikata karşı tasaffi edecek (temizlenecek), hurafattan ve tahrifattan (hurafelerden ve tahriflerden) sıyrılacak, hakaik-ı İslamiye (İslam gerçeği) ile birleşecek; manen Hıristiyanlık bir nevi İslamiyet'e inkılab edecektir (dönüşecektir). ve Kuran'a iktida ederek (uyarak), o İsevilik şahs-ı manevisi tabi (uyan) ve İslamiyet metbu (uyulan) makamında kalacak; din-ı hak bu iltihak (katılma) neticesinde azim bir kuvvet bulacaktır.(Mektubat s. 53-54)
3.
Nuaym, Selman b. İsa'dan tahric etti, o dedi: Duyduğuma göre, Mehdi'nin elinde (zamanında) sekine bulunan tabut Taberiye gölünden çıkarılır ve Beyt-ül Makdis'de onun önüne getirilir. MUSEVİLER BUNU GÖRÜNCE, PEK AZI HARİÇ, ÇOĞU MÜSLÜMAN OLURLAR.(Celaleddin Suyuti'nin Tasnifinden Hadisler, Ahir Zaman Hz. Mehdisi'nin Alametleri, (Kitabül Burhan fi Alametil Hz. Mehdiyyil Muntazar), s. 23, Tercüme: Müşerref Gözcü - Kahraman Neşriyat)
Mehdi'nin mükemmel ilminden ve başarılarından söz edilirken, şöyle aktarılmıştır ki, o görünür olup ORTAYA ÇIKTIĞINDA, ANLATTIĞI HUSUSLARI MUSEVİLER ile TEVRAT'IN ESASINA GÖRE TARTIŞACAK ve DELİLLENDİRECEKTİR, BUNUN SONUCUNDA BÜYÜK BİR KISMI İSLAM OLACAKTIR.(Bihar-ül Envar)
İnkar Edenler İstemese de, Allah İslam Ahlakını Bütün Yeryüzüne Hakim Kılacaktır
AĞIZLARIYLA ALLAH'IN NURUNU SÖNDÜRMEK İSTİYORLAR. OYSA KAFİRLER İSTEMESE de ALLAH, KENDİ NURUNU TAMAMLAMAKTAN BAŞKASINI İSTEMİYOR. (Tevbe Suresi, 32)
1.Ağızlarıyla Allah'ın nurunu söndürmek istiyorlar... (Tevbe Suresi, 32)
Allah'a iman etmeyen, materyalist ve ateist zihniyete sahip kişiler İslam ahlakının yeryüzüne yayılmasını var güçleriyle engellemeye çalışmaktadırlar. Bu kişiler özellikle geçtiğimiz yüzyılda evrim teorisi gibi hiçbir bilimsel delile dayanmayan bir safsatayla insanları kainatın tesadüfen oluştuğu şeklindeki akla ve mantığa aykırı bir yalana zorla inandırmayı kendilerine vazife edinmişlerdir. Allah'ın bütün kainatı yoktan yarattığı gerçeğini maddi-manevi her türlü imkanlarını seferber ederek bütün insanlardan kendilerince saklamayı ve insanları Allah inancından uzaklaştırmayı öncelikli hedef edinmişlerdir. Bu şekilde güya İslamiyet'in yayılmasını, büyümesini durduracaklarını sanmışlardır.
2....Oysa kafirler istemese de Allah, Kendi nurunu tamamlamaktan başkasını istemiyor. (Tevbe Suresi, 32)
Oysa ki İslam dini Allah'ın kulları için seçip beğendiği, kıyamete kadar geçerli olan son hak dindir, Allah'ın nurudur. İçinde bulunduğumuz yüzyıl da İslamiyet'in şahlanacağı yüzyıldır.
Allah her yeri sarıp kuşatmıştır, dolayısıyla Allah'ın nuru da her yeri kaplamıştır. İslam ahlakı günümüzde hızla yayılmakta, dünyanın dört bir yanında insanlar akın akın İslamiyet'i kabul etmektedirler. İman etmeyenler her ne kadar istemeseler de, İslam ahlakının yayılmaması için çaba gösterseler de Allah Kendi dinini yeryüzünde yerleşik kılacaktır ve Kendi nurunu tamamlayacaktır. Buna engel olmaya hiç kimsenin gücü asla yetmeyecektir.
İslam ahlakının dünya hakimiyeti Allah'ın kaderde yazdığı bir müjdedir ve Allah hak kitabımız olan Kuran-ı Kerim'de de bütün müminleri bu vaadiyle müjdelemektedir.
Hz. Yusuf (as)’ın Hayatında Hz. Mehdi (as)’a İşaretler Vardır
Muhammed Bâkır aleyhisselam buyurdu ki: "BU İŞİN SAHİBİ MEHDİ'DE YUSUF'A BİR BENZERLİK VARDIR."(Şeyh Muhammed b. İbrahim-ı Numani, Gaybet-ı Numani s. 189) ("Bu işin sahibi" yani, velayetin sahibi demektir. Bütün imamlarımız velayet sahibidir. Bununla birlikte mezkur hadislerimizde geçen velayetin sahibi sadece onikinci imamımız Hz. Mehdi aleyhisselam'dır.
"Ebu Basir der ki: İmam Muhammed Bakır Aleyhisselam'ın şöyle buyurduğunu duydum: "Bu GAYBETİN SAHİBİ MEHDİ DE DÖRT PEYGAMBERİN SÜNNETİ VARDIR:...
Dedim ki: "HZ. YUSUF'UN SÜNNETİ NEDİR?" BUYURDU Kİ: "ZİNDAN ve GAYBET."...(Şeyh Muhammed b.İbrahim-ı Numani, Gaybet-ı Numani s. 190)
... SONRA HZ. MEHDİ ALEYHİSSELAM HZ. YUSUF'A BENZEMEKTE ve onun halkı gördüğünü ama halkın onu göremediğini ve Hz. Ali'nin de buyurduğu gibi gökten nida olunana dek onun görülmeyeceği kesindir. (Şeyh Muhammed b.İbrahim-ı Numani, Gaybet-ı Numani s. 167)
Peygamberimiz (sav)’in hadislerinde, Kuran'ın Yusuf kıssasında anlatılan Hz. Yusuf (as)'ın hayatıyla, Hz. Mehdi (as)'ın hayatı arasında çok büyük benzerlikler olduğu haber verilmiştir. Peygamberimiz (sav)’in verdiği bu bilgi doğrultusunda Kuran ayetlerine bakıldığında, Hz. Mehdi (as) ile ilgili hadislerle çok mutabık olayların yer aldığı görülür
Hz. Yusuf (as), Yaşadığı Dönemin Mehdisi'dir
Allah Kuran'da, her dönemde insanlar için "hidayete yönelten bir elçi" gönderdiğini bildirmiştir. Bütün peygamberler hidayet ile gönderildiği, hidayete erdiren, vesile olan kişiler olduğuna göre, her peygamber birer Mehdi'dir. "Hz. Yusuf (as) da yaşadığı dönemin Mehdisi"dir. Bu yönüyle de, ahir zamanda ortaya çıkacak olan Hz. Mehdi (as)'ın hayatıyla, Hz. Yusuf (as)'ın hayatı büyük benzerlikler göstermektedir.
Hz. Yusuf (as) gibi, Hz. Mehdi (as)’a da Allah Katından Özel Bir İlim ve Hikmet Verilmiştir
Kuran'da Hz. Yusuf (as)’a Allah Katından özel bir ilim ve hikmet verildiği bildirilmektedir:
"Böylece Rabbin seni seçkin kılacak, sözlerin yorumundan (kaynaklanan bir bilgiyi) sana öğretecek..."(Yusuf Suresi, 6)
"... Ona sözlerin yorumundan (olan bir bilgiyi) öğrettik..."(Yusuf Suresi, 21)
"Erginlik çağına erişince, kendisine hüküm ve ilim verdik. İşte Biz, iyilik yapanları böyle ödüllendiririz." (Yusuf Suresi, 22)
Kuran'da Hz. Yusuf (as) ile ilgili olarak verilen bu bilgilerden, Hz. Mehdi (as)'ın da sözlerin yorumunu iyi bileceği; özel bir ilim ve hikmet sahibi olacağı anlaşılmaktadır. Nitekim rivayetlerde de Hz. Yusuf (as) gibi, Hz. Mehdi (as)'ın da Allah tarafından kendisine verilmiş "özel bir güce sahip olduğu" bildirilmektedir.
O, kimsenin bilemediği gizli bir gücün sahibi olduğu için kendisine Mehdi denilmiştir.(Ahir zaman Mehdisinin Alametleri, Müellif: Ali Bin Hüsameddin El Muttaki, Kahraman Neşriyat. S. 77)
Büyük İslam alimlerinden Muhyiddin Arabi, eserlerinde Hz. Mehdi (as)'ın dikkat çeken başlıca 9 özelliğini şu şekilde belirtmektedir:
◉ 1. Basiret sahibi olması
◉ 2. Kutsal kitabı anlaması
◉ 3. Ayetlerin manasını bilmesi
◉ 4. Tayin edeceği kimselerin hal ve hareketlerini bilmesi
◉ 6. Varlıkların sınıflarını bilmesi
◉ 7. İşlerin girift taraflarını bilmesi
◉ 8. İnsanların ihtiyacını iyi anlaması
◉ 9. Bilhassa kendi zamanında ihtiyaç hissedilen gaibi ilimlere vukufu bulunması (bilmesi) gaibi (gizli, görünmeyen) ilimlerden haberdar olması.
Hz. Yusuf (as) gibi Hz. Mehdi (as) da, Belirli Bir Döneme Kadar Yaşadığı Toplumda Tanınmayacaktır
Ama Hüccet Mehdi halkı tanır, halk ise onu tanıyamaz. Tıpkı Yusuf gibi. Yusuf halkı tanıdığı halde onlar Yusuf'u inkar ederlerdi. Sonra Hz. Ali şu ayeti okudu: "Kullara yazıklar olsun, Resül onlara geldikçe onunla alay ediyorlardı."(Şeyh Muhammed b. İbrahim-ı Numani, Gaybet-ı Numani s. 162)
Yaşadığı toplumdaki insanlar Hz. Mehdi (as)'ın üstün özelliklerini, yürüttüğü hayırlı faaliyetleri açıkça gördükleri halde, Hz. Mehdi (as) ve cemaatini tam olarak fark edemeyeceklerdir. Hz. Mehdi (as)'ın bu durumu Hz. Yusuf (as)'ın hayatıyla büyük benzerlik göstermektedir. Kuran'ın, "(Kuraklık başlayınca) Yusuf'un kardeşleri gelip yanına girdiler, ONU TANIMADIKLARI HALDE kendisi onları hemen tanıdı." (Yusuf Suresi, 58) ayetiyle, kardeşlerinin Hz. Yusuf (as)'ı tanıyamadıkları, ancak Hz. Yusuf (as)'ın kendi kardeşlerini tanıdığı haber verilmiştir. Hadislerin işaretine göre, Hz. Mehdi (as) da, aynı Hz. Yusuf (as) gibi olacak; ilk başlarda, o insanları görecek ama insanlar onu fark edemeyeceklerdir.
Hz. Yusuf (as) gibi, Hz. Mehdi (as) da Kendisinden Ümidin Kesildiği Bir Dönemde Ortaya Çıkacaktır
"Sen gerçekten Yusuf musun, sensin öyle mi?" dediler. "Ben Yusuf'um" dedi. "Ve bu da kardeşimdir. Doğrusu Allah bize lütufta bulundu. Gerçek şu ki, kim sakınır ve sabrederse, şüphesiz Allah, iyilikte bulunanların karşılığını boşa çıkarmaz."(Yusuf Suresi, 90)
Kardeşleri bir düzen kurarak Hz. Yusuf (as)'ı bir kuyuya atmış, babalarına da 'Hz. Yusuf (as)'ı bir kurdun yediğini' söyleyerek üzerine yalandan kan sürülmüş gömleğini getirmişlerdir. Babası bu anlatılanların bir düzen olduğunu anlamıştır. Ancak babası da, kardeşleri de uzun yıllar Hz. Yusuf (as)'dan haber alamamışlardır. Daha sonra Allah, Hz. Yusuf (as)'ı Mısır'ın hazinelerinin başında "güç ve iktidar" sahibi olarak karşılarına çıkarmıştır:
(Yusuf) Dedi ki: "Beni (bu) yerin (ülkenin) hazineleri üzerinde (bir yönetici) kıl. Çünkü ben, (bunları iyi) bir koruyucuyum, (yönetim işlerini de) bilenim." (Yusuf Suresi, 55)
İşte böylece Biz yeryüzünde Yusuf'a güç ve imkan (iktidar) verdik. Öyle ki, orada (Mısır'da) dilediği yerde konakladı. Biz kime dilersek rahmetimizi nasib ederiz ve iyilik yapanların ecrini kayba uğratmayız. (Yusuf Suresi, 56)
Bu ayetler, Hz. Mehdi (as)'ın da çıkışından ümidin kesildiği, insanların "Mehdi" diye bir kimsenin olmadığı iddiasında bulundukları bir dönemde ortaya çıkacağına işaret etmektedir. Yine ayetlerin işaretine göre bu dönemde Allah Hz. Mehdi (as)'ı, "güç ve iktidar sahibi ve tüm inananların manevi lideri olarak" ortaya çıkaracaktır. Peygamberimiz (sav) de bu durumu hadislerinde şöyle müjdelemiştir:
İnsanların ümitsiz olduğu ve "Hiç Mehdi falan yokmuş" dediği bir sırada Allah Mehdi'yi gönderir...(Kitab-ul Burhan fi-Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 55)
... Mehdi, Resulullah (sav)’in bayrağı ile, insanların başlarına bela üzerine bela yağdığı ve çıkışından ümit kesildiği bir sırada çıkar... (Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 55)
Hz.Yusuf (as) Gibi, Hz. Mehdi (as)’a Karşı da Kıskançlık Duyulacaktır
Onlar şöyle demişti: "Yusuf ve kardeşi babamıza bizden daha sevgilidir; oysa ki biz, birbirini pekiştiren bir topluluğuz. Gerçekte babamız, açıkça bir şaşkınlık içindedir."
"Öldürün Yusuf'u veya onu bir yere atıp-bırakın ki babanızın yüzü yalnızca size (dönük) kalsın. Ondan sonra da salih bir topluluk olursunuz."(Yusuf Suresi, 8-9)
Kuran'da kardeşlerinin Hz. Yusuf (as)’a karşı büyük bir kıskançlık duydukları ve bu sebeple onu öldürmeyi dahi göze aldıkları bildirilmiştir. Bu amaçla ona zarar verebilmek için tuzak kurmuş, Hz. Yusuf (as)'ı bir kuyunun dibinde ölüme terk etmişlerdir. Ayette Hz. Mehdi (as) döneminde de, bazı kişilerin Hz. Mehdi (as)’a karşı kıskançlık duyacaklarına ve bu sebeple ona cephe alacaklarına işaret edilmektedir. Yine bu kişilerin, kıskançlık nedeniyle Hz. Mehdi (as)’a karşı mücadele veren karşıt güçler içerisinde yer alacakları ve Hz. Mehdi (as)'ı etkisiz hale getirebilmek amacıyla ona bir düzen kuracakları da anlaşılmaktadır.
Hz. Yusuf (as) gibi Hz. Mehdi (as)’a da Haksızlık Yapılacaktır
Kuran'da Hz. Yusuf (as)’a pek çok defa düzen kurularak haksızlık yapıldığı anlatılmıştır. Önce kardeşleri onu öldürme amacıyla bir tuzak kurmuş, ardından da yanında kaldığı vezirin hanımı Hz. Yusuf (as)’a iffetine ilişkin iftira atmıştır. Bu konuyu bildiren ayetlerden bazıları şöyledir:
"Öldürün Yusuf'u veya onu bir yere atıp-bırakın..."(Yusuf Suresi, 9)
İçlerinden bir sözcü dedi ki: "Eğer (mutlaka bir şey) yapacaksanız, öldürmeyin Yusuf'u, onu kuyunun derinliklerine bırakın da bir yolcu kafilesi alsın." (Yusuf Suresi, 10)
Akşam üstü babalarına ağlar vaziyette geldiler. Dediler ki: "Ey babamız, gerçek şu ki, biz gittik, yarışıyorduk. Yusuf'u da yiyeceklerimizin (veya eşyamızın) yanında bırakmıştık. Fakat onu kurt yemiş. Ne var ki biz doğruyu söylesek bile sen bize inanacak değilsin."(Yusuf Suresi, 16-17)
Kadın dedi ki: "Beni kendisiyle kınadığınız işte budur. Andolsun onun nefsinden ben murad istedim, o ise (kendini) korudu. ve andolsun, eğer o kendisine emrettiğimi yapmayacak olursa, mutlaka zindana atılacak ve elbette küçük düşürülenlerden olacak."(Yusuf Suresi, 32)
Sonra onlarda (Yusuf'un iffetine ilişkin) delilleri görmelerinin ardından, mutlaka onu belli bir vakte kadar zindana atmak (görüşü) ağır bastı.(Yusuf Suresi, 35)
Kuran'da Hz. Yusuf (as) hakkında verilen bu bilgilerden, Hz. Mehdi (as)'ın da ortaya çıkışından önce aynı şekilde çeşitli haksızlıklara maruz kalacağı anlaşılmaktadır. Peygamber Efendimiz (sav)’in aşağıdaki hadislerinde de Hz. Mehdi (as)’a pek çok kez haksızlık yapılacağı haber verilmiştir:
... Biz öyle bir ev halkıyız ki; Allah bizim için ahireti dünyaya tercih etmiştir. Benim ehl-ı beytim (soyum) muhakkak benden sonra bela, kaçırılma ve sürgüne uğrayacaktır. Benden sonra ehl-ı beytim (soyum) bela ve mihnetlerle (eziyet, sıkıntı) karşılaşacaklar ve darba maruz kalacaklardır.(Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 14)
... (Mehdi) İki rekat namaz kılar. Namazdan dönünce şöyle der: "Ey insanlar! Ümmet-ı Muhammed ve bilhassa onun ehl-ı beyti çok belalar gördü ve bizler kahr (azap) ve HAKSIZLIĞA MARUZ KALDIK (uğradık)."(Kitab-ül Burhan Fi Alamet-il Mehdiyy-il Ahir Zaman, s. 55)
Hz. Yusuf (as) gibi, Hz. Mehdi (as)’a da İftira Atılacak ve Tuzak Kurulacaktır
(Babası) Demişti ki: "Oğlum, rüyanı kardeşlerine anlatma, YOKSA SANA BİR TUZAK KURARLAR. Çünkü şeytan, insan için apaçık bir düşmandır."(Yusuf Suresi, 5)
Sonra onlarda (YUSUF'UN İFFETİNE İLİŞKİN) DELİLLERİ GÖRMELERİNİN ARDINDAN, mutlaka onu belli bir vakte kadar ZİNDANA ATMAK (GÖRÜŞÜ) AĞIR BASTI. (Yusuf Suresi, 35)
Kuran'da, masum olduğuna dair deliller çok açık olmasına rağmen, yine de Hz. Yusuf (as)'ın haksız yere ve kasıtlı olarak suçlu gösterildiği bildirilmiştir. Bu durum Hz. Mehdi (as)'ın da ortaya çıkışından önce çeşitli iftiralara, tuzak ve komplolara maruz kalacağına işaret etmektedir. Nitekim Peygamberimiz (sav)’in hadislerinde, "Hz. Mehdi (as)'ın da yaşadığı toplumda zulüm, cefa, eziyet ve baskı göreceği" haber verilmiştir.
Ama Allah halkın nefislerine karşı ZULMÜ, CEFASI ve İSRAFI YÜZÜNDEN, onu Mehdi'yi halktan gizleyecektir.(Şeyh Muhammed b. İbrahim-ı Numani, Gaybet-ı Numani s. 162)
Hz. Yusuf (as) gibi, Hz. Mehdi (as)’a da Bir Kısım Kadınların Komplo Kurması ve Bir Kadının Hz. Mehdi (as)'ın İffetine Yönelik İftira Atması
Evinde kalmakta olduğu kadın, ondan murad almak istedi ve kapıları sımsıkı kapatarak: "İsteklerim senin içindir, gelsene" dedi. (Yusuf) Dedi ki: "Allah'a sığınırım. Çünkü o benim Efendimdir, yerimi güzel tutmuştur. Gerçek şu ki, zalimler kurtuluşa ermez."(Yusuf Suresi, 23)
Kapıya doğru ikisi de koştular. Kadın onun gömleğini arkadan çekip yırttı. (Tam) Kapının yanında kadının efendisiyle karşılaştılar. Kadın dedi ki: "Ailene kötülük isteyenin, zindana atılmaktan veya acı bir azaptan başka cezası ne olabilir?"
(Yusuf) Dedi ki: "Onun kendisi benden murad almak istedi."...(Yusuf Suresi, 25-26)
Sonra onlarda (Yusuf'un iffetine ilişkin) delilleri görmelerinin ardından, mutlaka onu belli bir vakte kadar zindana atmak (görüşü) ağır bastı.(Yusuf Suresi, 35)
Kuran'da vezirin karısının, masum olduğunu bildiği halde Hz. Yusuf (as)'ın iffetine yönelik iftira attığı bildirilmiştir. Vezirin karısı, bu iftirasını güçlendirebilmek için şehirdeki birtakım kadınları da kendisine şahit tutmuştur. Ayetlerin işaretinden Hz. Mehdi (as)’a karşı da bir grup kadının birlik olup komplo kuracakları ve ona da, "bir kadına karşı suç işlediği iddiasıyla iftira atılacağı" anlaşılmaktadır. Hz. Yusuf (as) kendisine kurulan bu komplo sebebiyle hapis cezasıyla cezalandırılmış ve uzun yıllar haksız yere hapiste kalmıştır. Bu durum, Hz. Mehdi (as)'ın da, masum olduğu halde, bu tarz yalan ve uydurma bahanelerle haksız yere hapisle cezalandırılacağına işaret etmektedir.
Hz. Yusuf (as) gibi, Hz. Mehdi (as) Devrindeki Yönetim de Onun Haklı ve Suçsuz Olduğundan Emin Olacak; Ama Bazı Siyasi Nedenlerle Onu Hapsetme Görüşü Ağır Basacaktır
Sonra onlarda (Yusuf'un iffetine ilişkin) delilleri görmelerinin ardından, mutlaka onu belli bir vakte kadar zindana atmak (görüşü)ağır bastı.(Yusuf Suresi, 35)
Hz. Yusuf (as)'ın masum olduğu delillerden çok açık bir şekilde anlaşılmıştır. Ancak yönetici konumundaki kimseler bu delilleri çok aleni şekilde gördükleri halde, bazı siyasi sebeplerle Hz. Yusuf (as)’a karşı kurulan düzeni kabul etmiş ve onu suçlu bulmuşlardır. Hz. Yusuf (as)'ın bu durumundan, Hz. Mehdi (as)'ın da kendisini savunmak ve haklı olduğunu ispatlamak için çok güçlü deliller sunacağı, ancak yönetici konumundaki kişilerin bu açık delillere rağmen bazı siyasi sebeplerle onu hapisle cezalandıracakları anlaşılmaktadır.
Hz. Yusuf (as) gibi Hz. Mehdi (as)'ın da Gaybet (Hapis) Dönemi Olacaktır
Nitekim onu götürdükleri ve kuyunun derinliklerine atmaya topluca davrandıkları zaman, Biz ona (şöyle) vahyettik: "Andolsun, sen onlara kendileri, farkında değilken bu yaptıklarını haber vereceksin."(Yusuf Suresi, 15)
... böylece daha nice yıllar (Yusuf) zindanda kaldı.(Yusuf Suresi, 42)
Sedir-ı Seyrefi der ki: İmam Ebu Abdullah Cafer-ı Sadık Aleyhisselam'dan duydum ki: Şöyle buyurdu: "Bu işin sahibi Mehdi'de Yusuf'a bir benzerlik vardır." Şöyle arzettim: "Sen bize bir GAYBETİ (hapsi) veya HAYRETİ bildiriyor gibisin."
Hz. Yusuf (as) ilk olarak kuyuda, daha sonra da uzun yıllar boyunca bir zindanda hapsedilmiştir. Yusuf aleyhisselam biri kısa diğeri uzun süre, iki defa insanların gözünden kaybolmuştur. Birincide, Yusuf (as) kuyuya bırakılmış, kısa bir süre sonra oradan geçen kafile onu oradan çıkarmış, ikincide ise haksız yere zindana atılmış, uzun bir müddet orada kalmıştır. Fakat sonradan masumluğu anlaşılarak, zindandan da çıkartılmıştır.
Hz. Mehdi (as) da Hz. Yusuf (as) gibi hayatının çeşitli dönemlerinde pek çok kez hapsedilecektir. Ancak aynı Hz. Yusuf (as) gibi Hz. Mehdi (as)'ın da masum olduğuna dair deliller çok açık olacaktır.
Rüyasında On bir Yıldız, Güneş ve Ay'ın Hz. Yusuf (as)’a Secde Etmeleri, İslam Dünyasının Hz. Mehdi (as)'ın Manevi Liderliği Altında Toplanmasına İşaret Etmektedir
"Hani Yusuf babasına: "Babacığım, gerçekten ben (rüyamda) ONBİR YILDIZ, GÜNEŞ'İ ve AY'I gördüm; bana secde etmektelerken gördüm" demişti. (Yusuf Suresi, 4)
"(Babası) Demişti ki: "Oğlum, rüyanı kardeşlerine anlatma, yoksa sana bir tuzak kurarlar. Çünkü şeytan, insan için apaçık bir düşmandır."(Yusuf Suresi, 5)
Hz. Yusuf (as), rüyasında Yıldız, Güneş ve Ay'ı kendisine secde ederlerken görmüş, ilerleyen yıllarda da Allah, Hz. Yusuf (as)'ı Mısır'a yönetici kılmıştır. Bu durum Hz. Mehdi (as)'ın hayatına yönelik de çok önemli işaretler içermektedir. Bilindiği gibi genellikle İslam ülkelerinin bayraklarında Yıldız, Güneş ve Ay amblemleri yer almaktadır. Hz. Yusuf (as) ile ilgili bu ayetlerin işaretinden, İslam ülkelerinin Hz. Mehdi (as)'ın manevi liderliği altında toplanıp birlik olacakları, Hz. Mehdi (as)'ın da bu şekilde tüm Müslümanların manevi lideri olacağı anlaşılmaktadır.
Yusuf Suresi'nde Ahir Zamandaki Ekonomik Krize de İşaretler Vardır
(Zindana gidip:) "Yusuf, ey doğru (sözlü insan)... Yedi besili ineği yedi zayıf (ineğin) yediği ve yedi yeşil başakla diğerleri kuru olan (rüya) konusunda bize fetva ver. Umarım ki insanlara da (senin söylediklerinle) dönerim, belki onlar (bunun anlamını) öğrenmiş olurlar."
Dedi ki: "Siz yedi yıl, önceleri (ektiğiniz) gibi ekin ekin, yediğinizin az bir kısmı dışında (kalanını) biçtiklerinizi başağında bırakın." (Yusuf Suresi, 46-47)
Sonra bunun arkasından (kuraklığı) zorlu yedi yıl gelecektir, sakladığınız az bir miktar dışında, daha önce biriktirdiğinizi yiyip bitirecektir."
Sonra bunun arkasından bir yıl gelecektir ki, insanlar onda bol bol yağmura kavuşturulacak ve onda sıkıp-sağacaklar." (Yusuf Suresi, 48-49)
Ayetlerde, hapiste olduğu sırada Hz. Yusuf (as)'dan, dönemin hükümdarının gördüğü bir rüyayı yorumlamasının istendiği bildirilmiştir. Hz. Yusuf (as) bu rüyanın "uzun süreli ekonomik bir zorluğa" işaret ettiğini söylemiştir.
Peygamberimiz (sav)’in Hz. Yusuf (as)'ın hayatında Hz. Mehdi (as)'ın hayatıyla benzerlikler olacağını bildirmiş olması, o dönemdeki gibi Hz. Mehdi (as)'ın çıkışından önce de yeryüzünde ciddi boyutlarda bir ekonomik kriz yaşanacağına işaret etmektedir. Tıpkı ayette işaret edildiği gibi 2007 yılında dünya çapında büyük bir ekonomik kriz yaşanmıştır.
Hz. Yusuf (as), "inek ve buğday"dan bahsedilen rüyayı yorumlamış ve o dönemde yaşanacak ekonomik zorluğa karşı, "tarıma önem verilmesinin çözüm olacağını" söylemiştir. Bilindiği gibi "inek ve buğday", tarım ve hayvancılığın en önemli unsurlarındandır. Dolayısıyla Hz. Yusuf (as)'ın yaptığı yorumdan, "ahir zamanda Hz. Mehdi (as)'ın çıkışından önce yaşanacak ekonomik kriz sırasında da, tarım ve hayvancılığa önem verilmesinin çözüm olacağı" anlaşılmaktadır.
Büyük İslam Alimleri Kuran'da Hz. Mehdi (as)’a ve İslam Ahlakının Dünya Hakimiyetine İşaret Eden Bazı Ayetleri Şöyle Şerh Etmişlerdir
◉ Hud Suresi'nin 86. Ayeti:
Ebu Cafer (ra), bu alametleri şöyle saymıştır:
"... Mehdi çıkınca sırtını Kabe'ye yaslar. Ona (Hz. Mehdi (as)) tabilerinden 313 kişi tabi olur. Hz. Mehdi (as) ilk önce şu ayeti okur:"EĞER MÜMİN İSENİZ ALLAH'IN BIRAKTIĞI SİZİN İÇİN DAHA HAYIRLIDIR." (Hud Suresi, 86)
Bu ayeti okuyup şöyle der: "BEN SİZİN İÇİN ALLAH'IN BIRAKTIĞI ve HALİFESİYİM (Müslümanların manevi lideriyim). BEN ONUN HÜCCETİYİM." MEHDİ'YE SELAM VERENLER ŞÖYLE SELAM VERİRLER: "SELAM SANA EY ALLAH'IN YERYÜZÜNDE BIRAKTIĞI (BAKİYYESİ!)" Sonra herkes ona Mehdi'ye bey'at (biat) eder. Mehdi'nin Adamlarının sayısı on bine ulaşır. Allah'ın dışında bir başkasına ibadet eden, Musevi ve Hıristiyan olan herkes Mehdi'ye iman eder. Böylece yeryüzünde tek bir millet hasıl olur; o İslam milletidir. Sonra Allah'tan başkasına tapanların üzerine gökten bir ateş düşer ve onları yakar. Doğrusunu Allah bilir."(Nurul Ebsar, Ehl-ı Beyt, Oniki İmam, Kutuplar ve Mezhep İmamlarının Menkıbeleri Şeblenci (1250),Tercüme: Saim Güngör, (Pamuk Yayıncılık Nisan 2004 Cilt: 628 77 93) s. 594)
◉ Nur Suresi'nin 55. Ayeti:
ALLAH, İÇİNİZDEN İMAN EDENLERE ve SALİH AMELLERDE BULUNANLARA VA'DETMİŞTİR: HİÇ ŞÜPHESİZ ONLARDAN ÖNCEKİLERİ NASIL 'GÜÇ ve İKTİDAR SAHİBİ' KILDIYSA, ONLARI da YERYÜZÜNDE 'GÜÇ ve İKTİDAR SAHİBİ' KILACAK, KENDİLERİ İÇİN SEÇİP BEĞENDİĞİ DİNLERİNİ KENDİLERİNE YERLEŞİK KILIP SAĞLAMLAŞTIRACAK ve ONLARI KORKULARINDAN SONRA GÜVENLİĞE ÇEVİRECEKTİR. ONLAR, YALNIZCA BANA İBADET EDERLER ve BANA HİÇ BİR ŞEYİ ORTAK KOŞMAZLAR. KİM BUNDAN SONRA İNKAR EDERSE, İŞTE ONLAR FASIKTIR.(Nur Suresi, 55)
Ali bin Hasan kanalıyla Ayyasi tarafından rivayet edildi: Onun yanında bu ayet-ı kerime okundu: Onlar Allah'a yemin olsun ki bizim ehli beytin sevenlerindendir.
ALLAH BİZDEN BİR ŞAHSIN MEHDİ'NİN ELİYLE ONLARA (BUNU) YAPTIRIR. O ŞAHIS İSE BU ÜMMETİN MEHDİSİDİR.(Mecmau'l beyan fi tefsiri'l-Kuran Ebu Ali Eminuddin Fazl, Hasan b. Fazl Tabersi 1986, c:4, sf. 832)
Ayaşi tefsirinde:
Zeynel-Abidin Hz.leri: ... (Nur Suresi, 55) ayetini okudu ve şöyle buyurdu: "VALLAH! ONLAR, BİZ EHL-ı BEYTİ SEVENLERDİR. ALLAH ONLAR İÇİN BUNU MUHAKKAK YAPACAKTIR, BİZDEN BİRİNİN (HZ. MEHDİ'NİN) ELİYLE... Kİ O BU ÜMMETİN MEHDİSİ'DİR."
◉ Enbiya Suresi'nin 105. Ayeti:
Andolsun, Biz zikirden sonra Zebur'da da: "Şüphesiz Arz'a salih kullarım varisçi olacaktır" diye yazdık.(Enbiya Suresi, 105)
İMAM MUHAMMED BÂKIR (A.S) BU AYETLE İLGİLİ OLARAK ŞÖYLE BUYURMUŞTUR: "BUNLAR, AHİR ZAMANDA ZUHUR EDECEK OLAN MEHDİ'NİN ASHABIDIR."(Mecma-ul Beyan Tefsiri.)
◉ Maide Suresi'nin 54. Ve En'am Suresi'nin, 89. Ayetleri:
Ey iman edenler, içinizden kim dininden geri döner (irtidat eder)se, Allah (yerine) kendisinin onları sevdiği, onların da kendisine sevdiği mü'minlere karşı alçak gönüllü, kafirlere karşı ise 'güçlü ve onurlu,' Allah yolunda çaba harcayan ve kınayıcının kınamasından korkmayan bir topluluk getirir. Bu, Allah'ın bir fazlıdır, onu dilediğine verir. Allah (rahmetiyle) geniş olandır, bilendir.
Bunlar, kendilerine kitap, hikmet ve peygamberlik verdiklerimizdir. Eğer bunları tanımayıp-küfre sapıyorlarsa, andolsun, Biz buna (karşı) inkara sapmayan bir topluluğu vekil kılmışızdır.
... İmam Cafer Sadık (as) bu ayetle ilgili olarak şöyle buyurmuştur: "BU AYETTE İŞARET EDİLEN GÖREVİN SAHİBİ MEHDİ KORUMA ALTINDADIR. ŞAYET İNSANLARIN TÜMÜ GİTSELER de, ALLAH ONU (HZ. MEHDİ (as)'I) ve ASHABINI GETİRECEKTİR.
ONLAR YÜCE ALLAH'IN HAKLARINDA ŞÖYLE BUYURDUĞU KİMSELERDİR: 'Şimdi şunlar, bunları inkâr ederse, BİZ BUNLARI İNKÂR ETMEYECEK BİR TOPLUMU MEHDİ'YE ve ONA TABİ OLAN MÜSLÜMANLARI, BUNLARA VEKİL BIRAKMIŞIZ.(En'am Suresi, 89)
MEHDİ ve ONA TABİ OLAN MÜSLÜMANLAR ŞU AYETİN KASTETTİĞİ KİMSELERDİR: "EY İNANANLAR! SİZDEN KİM DİNİNDEN DÖNERSE, (BİLSİN Kİ) ALLAH, YAKINDA ÖYLE BİR TOPLUM GETİRECEK ki... (Maide Suresi, 54).."(Tefsir-un Nu'mani)
◉ Yasin Suresi'nin 30. Ayeti:
AMA HÜCCET MEHDİ HALKI TANIR, HALK İSE ONU (HZ. MEHDİ (as)'I) TANIYAMAZ. TIPKI YUSUF GİBİ. YUSUF HALKI TANIDIĞI HALDE ONLAR YUSUF'U İNKAR EDERLERDİ. SONRA HZ. ALİ ŞU AYETİ OKUDU: "KULLARA YAZIKLAR OLSUN, RESUL ONLARA GELDİKÇE ONUNLA ALAY EDİYORLARDI." (Yasin Suresi, 30) (Şeyh Muhammed b. İbrahim-ı Numani, Gaybet-ı Numani s. 162)
◉ Enbiya Suresi'nin 105. Ayeti:
ANDOLSUN, BİZ ZİKİRDEN (TEVRAT'TAN) SONRA ZEBUR'DA DA: "ŞÜPHESİZ ARZ'A SALİH KULLARIM VARİSÇİ OLACAKTIR." (Enbiya Suresi, 105) diye yazdık. İmam Bakır ve Sadık'tan rivayet edilmektedir: "Buradaki (ayette bildirilen) "SALİH KULLAR", HZ. MEHDİ (A.S) ve ARKADAŞLARIDIR." (Hüseyin es-Şirazi, s. 113)
◉ Neml Suresi'nin 62. Ayeti:
"Ya da sıkıntı ve ihtiyaç içinde olana, Kendisine dua ettiği zaman icabet eden, kötülüğü açıp gideren ve sizi yeryüzünün halifeleri kılan mı? ..."(Neml Suresi, 62)
Muhammed bin Müslim şöyle der:"Haceti (ihtiyaç, muhtaçlık içinde) olan biri O'nu çağırdığında O'na icabet eder."(Neml Suresi, 62) ayeti hakkında İmam Muhammed Bakır aleyhisselam şöyle buyurdu: Bu ayet Kaim (Hz. Mehdi (as)) aleyhisselam hakkında nazil olmuştur. Beyaz bir kuş şeklinde Kabe'nin oluğundan gelip HALKIN İÇİNDE HZ. MEHDİ (as)’a İLK BİAT EDECEK OLAN CEBRAİL ALEYHİSSELAMDIR.(Şeyh Muhammed b. İbrahim-ı Numani, Gaybet-ı Numani s. 37)
◉ Bakara Suresi'nin 155. Ayeti:
Andolsun, Biz sizi biraz korku, açlık ve bir parça mallardan, canlardan ve ürünlerden eksiltmekle imtihan edeceğiz. Sabır gösterenleri müjdele. (Bakara Suresi, 155)
... Ebu Basir'den: İmam Caferi Sadık aleyhisselam şöyle buyurdu:
KAİM MEHDİ'NİN KIYAMINDAN ÖNCE *BİR YIL HALK AÇ KALACAK ve ONLARI ÖLDÜRÜLME KORKUSU SARACAK; MALLARI, CANLARI ve MAHSULLERİ AZALACAK. Bu olay Allah'ın Kitabı'nda açıkça yazar. Sonra bu ayeti tilavet etti:"SİZLERİ KORKU, AÇLIK, MAL, CAN ve MAHSULLERİN EKSİLMESİ ile MUTLAKA İMTİHAN EDECEĞİZ. ve SABREDENLERİ MÜJDELE." (Bakara Suresi, 155)(Şeyh Muhammed b.İbrahim-ı Numani, Gaybet-ı Numani s. 297)
◉ Hz. Mehdi (as)'ın kıyamından önce dünya çapında 7 yıl süren çok büyük bir ekonomik buhran yaşanacaktır. İmam Caferi Sadık (as), 7 yıl sürecek olan bu ekonomik krizin özellikle bir yıl boyunca daha da şiddetini artıracağına ve etkisini göstereceğine dikkat çekmiştir.
Aynı şekilde Muhammed Bin Müslim'den aktarılan diğer bir rivayete göre ise;
◉ İmam Caferi Sadık aleyhisselam şöyle buyurdu:
Kaim Mehdi'nin kıyamından önce belirtiler vardır: "Yüce Allah tarafından mümin kullarına belalar gelecektir. Bu belirtiler nelerdir?" diye arzettim.
◉ Buyurdu ki: O, ALLAH AZZE ve CELLE'NİN ŞU BUYRUĞUDUR. "SİZLERİ KORKU, AÇLIK, MAL, CAN ve MAHSULLERİN EKSİLMESİ ile MUTLAKA İMTİHAN EDECEĞİZ. ve SABREDENLERİ MÜJDELE." (Bakara Suresi, 155)
◉ Buyuruyor ki: Siz müminleri mutlaka imtihan edeceğiz. Korku ile yani saltanatlarının sonlarına doğru filanca oğullarının hükümeti ile korkutacağız. ve açlıkla, yani mahsullerin pahalılığı ile. Malların azalması yani, ticaretlerin kesat olması ve faziletinin azalması. Canlar (ın azalması) yani, hızlı ve ani ölümler. Mahsuller(in azalması) yani, çiftçiliğin azalması ve meyvelerin bereketinin azalması. SABREDENLERİ MÜJDELE YANİ, İŞTE O ZAMAN KAİM MEHDİ'NİN ZUHURU ile (ONLARI MÜJDELE
Sonra bana buyurdu ki: Ey Muhammed! Bu onun te'vilidir. (asıl mana ve yorumu budur). Allah azze ve celle buyuruyor ki: "Onun tevilini sadece Allah ve ilimde derin olanlar bilirler."
◉ Al-i İmran Suresi'nin 83. Ayeti:
Peki onlar, Allah'ın dininden başka bir din mi arıyorlar? Oysa göklerde ve yerde her ne varsa -istese de, istemese de- O'na teslim olmuştur ve O'na döndürülmektedirler. (Al-ı İmran suresi, 83)
Tefsir-ı Ayaşi'de, İmam Musa Kazım'ın nakliyle, bu ayetin Mehdi'ye baktığı rivayet edilmektedir.
◉ Hadid Suresi'nin 17. Ayeti:
Bilin ki gerçekten Allah, ölümünden sonra yeryüzüne hayat verir. Şüphesiz Biz, umulur ki aklınızı kullanırsınız diye size ayetleri açıkladık.(Hadid Suresi, 17)
Selam b. Müstenir de, İmam Muhammed Bakır (aa)'dan şu hadisi rivayet etmiştir:
"ALLAH TEALA, KIYAM EDECEK MEHDİ'NİN ELİYLE YERİ DİRİLTECEKTİR. MEHDİ, ADALET ÜZERE HALKI YÖNETECEKTİR. BÖYLECE YERYÜZÜ ZULÜMLE ÖLDÜKTEN SONRA, MEHDİ ADALETLE TEKRAR DİRİLTECEKTİR."(Şeyh Tusi, Gaybet,s.120;Duhayyil, el-Hz.Mehdi, s. 57)
◉ Bakara Suresi'nin 148. Ayeti:
... Öyleyse hayırlarda yarışınız. Her nerede olursanız, Allah sizleri bir araya getirecektir. Şüphesiz Allah, her şeye güç yetirendir. (Bakara Suresi, 148)
…Ebu Basir'den:
İMAM CAFERİ SADIK ALEYHİSSELAM "HAYIRLI İŞLERE DOĞRU KOŞUN, NEREDE OLURSANIZ OLUN ALLAH HEPİNİZİ BİRDEN TOPLAR, BİRLEŞTİRİR ayeti hakkında şöyle buyurdu: "Kaim Mehdi ve ashabı hakkında nazil olmuştur. Allah Mehdi ve ashabını vaatsiz olarak biraraya toplayacaktır."
◉ Rahman Suresi'nin 41. Ayeti:
(Çünkü o gün) Suçlu-günahkarlar, simalarından tanınır da alınlarından ve ayaklarından yakalanırlar. (Rahman Suresi, 41)
…Ebu Basir'den:
İmam Caferi Sadık aleyhisselam "SUÇLULAR ÇEHRELERİNDEN TANINACAK ayeti hakkında şöyle buyurdu: ALLAH ONLARI TANIR, LAKİN BU AYET KAİM MEHDİ HAKKINDA NAZİL OLMUŞTUR. MEHDİ ONLARI ÇEHRELERİNDEN TANIYACAK ve ASHABI ile BİRLİKTE ONLARI FİKREN DARMADAĞIN EDECEK.
◉ Fussilet Suresi'nin 53. Ayeti:
Biz ayetlerimizi hem afakta, hem kendi nefislerinde onlara göstereceğiz; öyle ki, şüphesiz onun hak olduğunu kendilerine açıkça belli olsun. Her şeyin üzerinde Rabbinin şahit olması yetmez mi? (Fussilet Suresi, 53)
Ebu Basir der ki: İmam Muhammed Bakır aleyhisselama Allah azze ve cellenin bu ayetin tefsiri soruldu: "PEK YAKINDA ONLARA ALEMDEKİ ve CANLARINDAKİ DELİLLERİ GÖSTERECEĞİMİZ ZAMAN, SONUNDA ONUN HAKK OLDUĞUNU ANLAYACAKLARDIR."
Şöyle buyurdu:
Onlara nefislerindeki mesh (hayvanlaşma) gösterilecek ve alemin onlara artık daraldığı gösterilecek. Böylece onlar Allah'ın kudretini hem kendi nefislerinde hem de alemlerde göreceklerdir. "Sonunda onun hakk olduğunu anlayacaklardır." İşte o zaman Kaim Mehdi'nin zuhurdur. Mehdi Allah Azze ve Celle'den gelen hakktır ve bu halk onu (Hz. Mehdi (as)'ı) mutlaka görecektir."
◉ Maide Suresi'nin 54. Ayeti:
Ey iman edenler, içinizden kim dininden geri döner (irtidat eder)se, Allah (yerine) kendisinin onları sevdiği, onların da kendisini sevdiği mü'minlere karşı alçak gönüllü, kafirlere karşı ise 'güçlü ve onurlu,' Allah yolunda cihad eden ve kınayıcının kınamasından korkmayan bir topluluk getirir. Bu, Allah'ın bir fazlıdır, onu dilediğine verir. Allah (rahmetiyle) geniş olandır, bilendir.(Maide Suresi, 54)
Süleyman bin Haruni İcli şöyle der: İmam Caferi Sadık aleyhisseslam'ın şöyle buyurduğunu duydum: "Bu emrin sahibinin Mehdi'nin ashabı mahfuzdurlar, eğer halkın hepsi ölse dahi Allah onun Mehdi'nin ashabını getirir. Allah azze ve celle onlar (Hz. Mehdi (as) ve ashabı) hakkında şöyle buyurmuştur: "Onlar ona karşı kafir olsalarda, ona öyle bir kavim vermişiz ki ona karşı kafir olmazlar." Allah onlar Mehdi ve ashabı hakkında ayrıca şöyle buyurmuştur: "Allah öyle bir kavim getirecek ki Allah onları Mehdi ve ashabını sever, onlar da Allah'ı severler. Müminlere karşı alçak gönüllü, kâfirlere karşı azizdirler."
◉ Bakara Suresi'nin 249. Ayeti:
Talut, orduyla birlikte ayrıldığında dedi ki: "Doğrusu Allah sizi bir ırmakla imtihan edecektir..." (Bakara Suresi, 249)
Ebu Basir şöyle der: İmam Caferi Sadık aleyhisselam şöyle buyurdu: "Talut'un ashabı bir nehirle imtihan olunmuş ve Allah onlar hakkında "Sizleri bir nehir ile deneyeceğiz." buyurmuştu. KAİM MEHDİ'NİN ASHABI da TIPKI ONUN GİBİ İMTİHAN OLUNACAKLAR."
◉ Al-i İmran Suresi'nin 200. Ayeti:
Ey iman edenler, sabredin ve sabırda yarışın, (sınırlarda) nöbetleşin. Allah'tan korkun. Umulur ki kurtulursunuz.(Al-ı İmran Suresi, 200)
İmam Bakır (as) bu ayette şöyle ma'na vermişlerdi:
"Ey Muhammediler! Farzların edasında sabrediniz, düşmanlarınızın eziyetlerinde musabere ediniz, birbirinize yardım ediniz, İMAMINIZ MEHDİ RESULE SIMSIKI SARILINIZ." (Süleyman İbrahim, Meveddet Pınarları, Hz. Muhammed Aleyhisselam ve Al-ı Aba, On İki İmam, Hz. Mehdi (as) Resul Hakkındaki Ayet ve Hadisler, Çeviren: Adnan M. Selman, s. 219)
◉ Tevbe Suresi'nin 33. Ayeti:
Müşrikler istemese de O dini (İslam'ı) bütün dinlere üstün kılmak için elçisini hidayetle ve hak dinle gönderen O'dur.(Tevbe Suresi, 33)
İmam Ca'fer Sadık Hz.leri bu ayet hakkında:
"Vallahi! Kaim Mehdi zuhur etmeden bu ayetin ma'nası tecelli etmez.
Abaye bin Reb'i'den, Emirel Mü'minin Hz. Ali (k.v.) yukarıda zikredilen ayet hakkında:
"Nefsim yed-ı kudretinde olan Allah'a kasem ederim ki! Hiçbir köy kasaba ve şehir kalmayacak ki, sabah akşam içinde, "Eşhedü en la ilahe illallah ve eşhedü enne Muhammeden Resullullah denmesin" buyurdu.
İmam Zeynel-Abidin ve İmam Muhammed Bakır Hz.leri:
"Cenab-ı Hakk muhakkak Kaim (Hz. Mehdi (as)) ile İslam dinini bütün dinlere galip getirecektir." buyurdular.
◉ Yunus Suresi'nin 20. Ayeti:
Bir de derler ki: "Rabbinden üzerine bir ayet (mucize) indirilse ya!.." de ki: "Gayb yalnızca Allah'ındır, siz bekleyin; ben de sizlerle birlikte bekleyenlerdenim." (Yunus Suresi, 20)
...CA'FER SADIK HZ.LERİ: "BU AYETTEKİ GAYB, MEHDİ'DİR buyurdular:
◉ Hud Suresi'nin 80. Ayeti:
Dedi ki: "Size yetecek gücüm olsaydı veya sağlam bir yere sığınabilseydim."(Hud Suresi, 80)
Meali: Hz, Lut (as) Allah'a şikayet ederek kavmine hitaben: Ne vardı, size karşı gelmek için benim bir kuvvetim olsaydı veya çok sarp bir kaleye sığınabilseydim.
İmam Ca'fer Sadık Hz.leri: "Bu ayet-ı kerimedeki Hz. Lut (as)'ın temenni ettiği kuvvet, Kaim Mehdi'nin kuvveti, sığınmak istediği kale de Mehdi'nin ashabı idi. 'Rukn-ı Şedid' onlardır. Onlardan biri kırk adam kuvvetindedir ve her birinin kalbi demir gibidir...." buyurmuşlardır.
◉ Yusuf Suresi'nin 110. Ayeti:
Öyle ki elçiler, umutlarını kesip de, artık onların gerçekten yalanladıklarını sandıkları bir sırada onlara yardımımız gelmiştir; Biz kimi dilersek o kurtulmuştur. Suçlu-günahkarlar topluluğundan zorlu azabımız kesin olarak geri çevrilmeyecektir. (Yusuf Suresi, 110)
Mufaddal'dan, Cafer Sadık Hz.lerinden, babasından, babalarından, Emirel Mü'minin Hz. Ali'den (k.v.):
Allah'ın nusratı (zaferi), ancak insanların ölümü yaşamaya tercih ettikleri zaman gelir, Rabbimin Kitab-ı Celilinde şu ayette beyan ettiği gibi:...
Ta ki peygamberler 'Nusrat-ı mev'udenin hemen tecelli etmemesinden" ümitsiz oldukları, yalana çıkarıldıklarını zannettikleri bir zamanda, ansızın yardımımız Mehdi onlara yetişti. Biz istediğimizi kurtarırız.
CENAB-ı HAKK'IN NUSRATI (YARDIMI) KAİM MEHDİ ile GELECEK.
◉ Enbiya Suresi'nin 105. Ayeti:
Andolsun, Biz Zikir'den sonra Zebur'da da: "Şüphesiz Arz'a salih kullarım varisçi olacaktır" diye yazdık.(Enbiya Suresi, 105)
Biz bunu Levh-ı Mahfuz'da yazdıktan sonra kasem olsun Zebur'da da yazmıştık. Muhakkak Arza salih kullarım varis olur.
Muhammed Bakır ve Ca'fer Sadık Hz.leri:
"BU AYETTE ZİKREDİLENLER, KAİM MEHDİ ve ASHABIDIR" BUYURDULAR.
◉ Hac Suresi'nin 41. Ayeti:
Onlar ki, yeryüzünde kendilerini yerleştirir, iktidar sahibi kılarsak, dosdoğru namazı kılarlar, zekatı verirler, ma'rufu emrederler, münkerden sakındırırlar. Bütün işlerin sonu Allah'a aittir.(Hac Suresi, 41)
Ebu'l Carud'dan:
... O zulm ile yurdlarından çıkarılan kimselere, eğer arzda yer verirsek, 'onlar Mehdi ve ashabı iktidar sahibi olunca şımarmazlar",
namazlarına devam ederler, zekatlarını verirler, ma'rufu emrederler ve kötülükten nehyederler. Bunların bütün umurunun akıbeti Allah'a aittir.
İmam Bakır Hz.leri : "BU AYET MEHDİ ve ASHABI HAKKINDA NAZİL OLMUŞTUR. ALLAH ONLARI DOĞUDAN BATIYA KADAR, BÜTÜN DÜNYAYA SAHİB YAPACAK, İSLAM'I ONLARLA YÜCELTECEK, ZULÜMDEN ve BİD'ATDEN ESER KALMAYACAK. "
◉ Zariyat Suresi'nin 23. Ayeti:
İşte, göğün ve yerin Rabbine andolsun ki, şüphesiz, o (size va'dedilen) sizin (aranızda) konuştuklarınız kadar, elbette kesin bir gerçektir. (Zariyat Suresi, 23)
"Meali: Semaların ve arzın Rabbi hakkı için şüphesiz Mehdi, söylediğiniz söz gibi haktır.
Bu ayette de Cenab-ı Hakk: "SEMAVATIN ve ARZIN RABBİNE YEMİN EDERİM Kİ, KAİM MEHDİ'NİN ZUHURUNUN VA'Dİ, KONUŞTUĞUNUZ SÖZ GİBİ ŞÜPHESİZve HAKDIR" buyuruyor.
◉ Rum Suresi'nin 4., 5. Ayetleri:
...Ve o gün mü'minler sevineceklerdir. Allah'ın yardımıyla. O, dilediğine yardım eder...(Rum Suresi, 4-5)
İmam Ca'fer Sadık (as) bu ayet hakkında: "MEHDİ ZUHUR EDİNCE, MÜ'MİNLER ALLAH'IN NUSRATI (YARDIMI) ileFERAHLANACAKLAR" buyurdu.
◉ Fussilet Suresi'nin 53. Ayeti:
Biz ayetlerimizi hem afakta, hem kendi nefislerinde onlara göstereceğiz; öyle ki, şüphesiz onun hak olduğu kendilerine açıkça belli olsun. Her şeyin üzerinde Rabbinin şahid olması yetmez mi?(Fussilet Suresi, 53)
Ebu Basir'den: İmam Bakır hazretlerine bu ayet hakkında sorulduğunda şöyle buyurdular: "İçlerinde ve dışlarında Allah'ın acib ve garib mu'cizelerini görecekler ki, MEHDİ'NİN ZUHURUNUN HAK OLDUĞUNA İNANACAKLAR. BUNDA HİÇ KİMSENİN ŞÜPHESİ KALMAYACAK."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder